Hollandalı olan Mata Hari'nin asıl adı Margaretha Geertruida Zelle'dir. Mata Hari ismi Malay dilinde şafağın gözü, Hint dilinde şafağın gözbebeği anlamına gelir.Babası tanınmış tüccarlardandı; annesi de zengin, güzel ve kibar bir kadındı.
Hollanda sömürgesinde olan ve Hollanda kolonisinin merkezlerinden biri olan Cava adasında bulunmuştu. Bu Hint adasında olmanın tüm kültürel etkisini yaşayan Margaretha, dansa merak sardı. Eğitiminde sonra Paris’e yerleşti.
Kısa sürede etkin dans yeteneği, güzelliği ve çekici dansıyla meşhur olmuş, sahne aldığı kulüplerde azımsanmayacak bir hayran kitlesi kazanmıştı. Ünü Paris’i aştı ve Londra, Viyana, Berlin, Roma gibi Avrupa’nın önemli şehirlerinde de telaffuz edilmeye başlandı.
Kendisini izlemeye gelenler arasında sadece sanatseverler değil, toplumun tüm kesimlerinden seçkin bir topluluk da oluyordu. Siyasetçiler, devlet başkanları Hari’nin sahne performansına hayrandı.
Bu dönemde oldukça önemli kişilerle tanışma fırsatı buldu. Almanlar, bu ilişkilere kolayca ulaşabilmek için Mata Hari’yi kendi saflarına alıp casus olarak çalıştırmak üzere eğitmeye karar verdiler.

Ardından Hari, Alman Gizli Servisi’ne katıldı ve I. Dünya Savaşı’ndan birkaç yıl önce Almanya’nın Löerrach şehrindeki Espionaj Okulu’nda casusluk üzerine eğitim gördü. Alman Gizli Servisi’ndeki kod numarası H21 olan dansçı, 1915'te Paris’e döndü.
Fransa, karşı casusluk teşkilâtı bir süre sonra onun Almanlar için çalıştığını anladı ve çift taraflı çalışma teklifinde bulundular. Fransızlar ona güvenmiyordu. Onu denemek için Belçika’ya göndermeye karar verdiler. Mata orada altı Fransız ajanla birlikte çalışacaktı.
Aradan 2 hafta geçtikten sonra, Hari’nin bağlantıda olduğu bu altı ajanın tamamı Almanlar tarafından yakalandı ve kurşuna dizildi. Hem Almanların hem de Fransızların güvenini kaybetmişti.
Tüm yenilgilerin suçu onun üzerine atılıyordu ancak yine de Fransa ve Hollanda hükûmetlerinde tanıdığı nüfuz sahibi kişilerin yardımlarıyla hazırlanan tuzaklardan kurtulmayı başarıyordu.
Hari o dönemde Fransız, İngiliz Rus subay ve devlet adamlarından toplandığı çok gizli askeri bilgileri, kızına yazılmış olarak görülen şifreli özel mektuplarla Paris’ten Almanlar’a ulaştırıyordu ama Bu süreç çok uzun sürmedi.
Alman askerî ve denizcilik istihbarat başkanlarıyla toplantılara katıldığı Madrid’ten Paris’e döndükten hemen sonra, 13 Şubat 1917’de tutuklandı. Yapılan araştırmalarda evinde bulunan ve Alman Gizli Servisi’nden aldığı doğrulanmasa
da miktarı şüphe uyandıran 30.000 marklık senet başına bela açtı. Bu parayla ilgili olarak mahkemeye “hediye aldım” açıklaması yapan Hari’nin savunması inandırıcı bulunmadı ve Fransızlar onu idama mahkûm etti.
15 EKİM 1917
İdama giderken soğukkanlı olduğu gözlenen Mata Hari’nin son sözleri “Fransızlar beni öldürmekle ne kazanacaklar? Savaşı mı kazanacaklar? olmuştur.
Ünlü dansçı ajan, kurşuna dizilirken gözlerini bağlatmayarak bir cesaret ve soğukkanlılık örneği göstermişti. 15 askerin görevli olduğu idamda Hari’ye sadece bir asker ateş edebilmiştir.
0 yorum: